Scroll Top
Ericssonstraat 2 5121 ML, Rijen Netherland
TOTIL Açılış Toplantısı
İş Dünyası & Toplum
İzin  öncesi ilkini gerçekleştirdigimiz tanışma toplantımızın ardından; ilk resmi toplantımızı, 7 Kasım Pazartesi 19:00 da gerçekleştirdiğimizi duyurmaktan mutluluk duyuyoruz. Toplantımıza, başta TNOP başkanı Sayın Durmuş Doğan olmak üzere, Rotterdam başkonsolusumuz Aytaç YILMAZ ve Rotterdam Ticaret ataşemiz Veysel Parlak beyefendileri de davet ettik. SULTAN PALACE de yaptığımız bu toplantıya sizleri de özellikle davet ettik.
 

Kısa adı TOTİL olan Turks Ondernemers Vereneging Tilburg (Tilburg İşverenler Derneği) yeni Başkan Eyüp Gülnar ile tabela derneği olmaktan kurtuldu.

Yıllar önce kurulan ve kuranların bile neredeyse adını unuttuğu dernek, dün akşam (7 Kasım Pazartesi) Rijsbergen kasabasında Sultan Palace salonunda yoğun ilgi ve katılımla gerçekleştirdiği toplantı ile “iş dünyasında biz de varız” dedi.

Netwerk Şirketi Müdürü Adem Uzunca tarafından sunulan programda TOTİL Başkanı Eyyüp Gülnar bir konuşma yaparak TOTİL’in hedeflerini açıkladı.

…Eyyüp Gülnar: “Potansiyelimizi Hollanda’daki kurumlara ve Hollandalı şirketlere göstereceğiz. Kolektif hareket edeceğiz” ...

Başkan Eyüp Gülnar hoş geldiniz konuşmasında TOTİL hakkında bilgi vermekle birlikte amaçlarını ve hedeflerini de açıkladı. Gülnar konuşmasında şunlara değindi:

“Rotterdam Başkonsolosluğu Ticaret Ataşemiz Sayın Veysel Parlak, Saygıdeğer TNOP Başkanımız Durmuş Doğan, değerli basın mensuplarımız, uzaktan bize destek amaçlı gelen değerli iş adamları, dernek başkanları, bulunduğumuz bölgeden gelen cami başkanlarımız ve siz değerli katılımcı iş dünyasının değerli insanları; hanımefendiler, beyefendiler hepiniz hoş geldiniz, sefa geldiniz. Hepinizi en kalbi duygularla selamlıyorum. Ayrıca gelmek isteyip de gelemeyen ya da ulaşmadığımız bölgemizdeki tüm iş adamlarını da buradan selamlıyorum.

Kendimi tanıtacak olursam; benim adım Eyyüp Gülnar, salondaki birçok davetli beni tanısa da kendim hakkında kısaca bilgi vermek isterim. Kahramanmaraşlıyım. 3 çocuk babasıyım. Hollanda’da, Rijen’de ikamet ediyorum. 13 yıldan bu yana, Navy Track olarak, GPS Araç Takip Sistemleri ve Filo Yönetimi, ISI Takip Sistemleri, Personel Yönetimi ve Saha Görev Programı gibi hizmetlerimizle bilgi ve bilişim teknolojileri sektöründe faaliyet yürütüyoruz. Merkez ofisimiz yine Rijen’de bulunmaktadır. Ayrıca yine bu paralelde yeni bir faaliyet alanımız daha mevcuttur. Merkezi Türkiye de olan bir yazılım şirketi kurmuş bulunuyoruz. Şirketlere ihtiyaçları dâhilinde otomasyonlar sağlıyor, yine şirketlerin aplikasyon/uygulama ve yazılım/software ihtiyaçlarını karşılıyoruz.

Buraya toplanma amacımız, Brabant bölgesindeki iş dünyasının insanlarını bir araya getirmektir. Bildiğiniz gibi bu tür toplantı ve oluşumlar genellikle büyük şehirlerde oluyor. Biz bu tür imkân ve faaliyetlerden geri kalıyoruz. Bu noktada ben hep şunu diyorum: Burası Türkiye’de Anadolu şehirlerine benzerken, Rotterdam, Amsterdam gibi şehirler ise İstanbul’u temsil ediyor. Ancak “zenginlik ve imkânlar daha çok bizde” diye düşünüyorum. O yüzden böyle bir oluşum içerisine girdik. İstedik ki bir dernek kuralım ancak böyle bir çalışma daha önceden yapılmaya çalışılmış. Fakat faaliyetine devam edememiş. Sebebi nedir? bu konuda, daha önceden bu oluşumun tohumlarını ekmiş yöneticiler de şu an aramızdalar ve bize destek vereceklerini söylediler.

Hollanda’da 3000’in üzerinde dernek olduğunu öğrendim. Bu derneklerin ne kadarı misyonunu yerine getirebiliyor? Biz de yeniden bir dernek olarak ortaya çıkıyoruz. Aslında yeni bir dernek olmasak da yeniden faaliyetlerine başlayan bir derneğiz. Şimdi, beklediğimizin üzerinde bir katılım var ve bu katılım gerçekten heyecan verici. Bir merak ve şevk ile geldik; şimdi içinizden diyorsunuzdur; “ne yapacaklar?” diye, ama bu soruyu ben kendimize söyle sormamız gerektiğine inanıyorum: “Ne yapacaklar değil de ne yapabiliriz?” O yüzden ben burada bulunan tüm girişimci arkadaşlardan, bu oluşuma destek vermelerini önemle rica ediyorum.

Malumunuz iktisatta “fırsat maliyeti” diye bir kavram vardır. Şöyle ki; zamanınızı bugün burada harcıyorsak, bittabi bunun bir karşılığı olması gerekiyor. Zaman herkes için değerlidir. Bu yüzden buraya geldik ki bir şeyler yapılsın istiyoruz. Ama bu nasıl olmalı? Bu sorunun cevabını hep birlikte aramalıyız. Onun için kolektif çalışmalıyız.

Diğer topluluklardan ve olmuşlardan farklı olarak iş yapacağız ve karşılığında sponsor bulacağız. Kaynağımız var pazarımız var. Doğal olarak kazanç modelleri oluşturacağız. Potansiyelimizi Hollanda’daki kurumlara ve Hollandalı şirketlere göstereceğiz. Kolektif hareket edeceğiz. Ortak alımlar yapacağız. Örneğin; bir araba markası ile anlaşabiliriz; alımlarımızı kolektif yaparsak bize her türlü fayda sağlayacaktır. Markayı faaliyetlerimiz için sponsora dönüştürebiliriz.

Yeter ki bir sinerji ve kolektif çalışma oluşturup girişimcilerimizin problemlerine çözümler getirelim. Çoğumuz bu işin okuluna gitmedik; dedelerimizden, babalarımızdan bir miras kalmadı. Şirketler; diğer bir deyişle dişimizle tırnağımızla girdiğimiz bu ticareti, işin içinde öğrendik, öğreniyoruz. Başarıya ulaşan bir çok arkadaşımız sıfırdan, hatta sıfırın altında başlamışlar ve en dibi görmüşlerdir; bir kaç kez iflas etmiş olanlarımız var olsa bile, daha sonrasında başarıyı yakalamışlardır. Kısaca, tecrübe kazanmışlar ve Hollandalıların bile gıpta ile baktıkları şirketler hâline gelmişlerdir. Biz tam da burada bunu istiyoruz ki bu tecrübeler paylaşılsın, başka girişimci arkadaşlarımız da bu tecrübelerden faydalansın.

Gelişen teknoloji ile birlikte yaptığımız işler evrimselleşmek zorunda. Bazen rutin işlerimizdeki büyük fotoğrafı ve gelişmeleri kaçırıyoruz. İşlerimizi daha da hızlandırmamız gerekiyor. Gerek Hollanda’da gerekse diğer ülkelerde rakip firmalarımız neler yapıyor? Diğer bir deyişle, bizim onlardan bir adım öne geçebilmemiz için hangi değişimlere ve gelişmelere sahip olmamız gerekiyor? Hem bu yenilik ve gelişmelere açık olacağız, hem de yaptığımız geleneksel satış, geleneksel büro, geleneksel hizmet ve dağıtım gibi yaptığımız faaliyetleri otomasyonlarla dijital hâle getirmemiz gerekiyor. Bu durum, süreçleri hızlandırıp, maliyetleri analiz etmemize daha kolay olanak sağlayacaktır.

Malumunuz bir çok problemimiz var. Amacımız, hukuksal anlamda, vergi anlamında, finans anlamında otomasyon ve satış anlamında klasikleşen yöntemleri bırakıp, uzman insanlar yardımıyla işlerimizi biraz daha ileriye taşıyıp, bir üst seviyeye çıkmak olacaktır.

Simdi sizlere TOTİL’in eski ve yeni yönetimini tanıtacağım. Ben bu derneğin başkanıyım. Eski başkanımız Ali Yenice’yi birazdan kürsüye davet edeceğim. Derneğin diğer yöneticilerini de temsilen görevi ondan devralmak istiyorum. Onlar tohumunu ekmişler, inşallah biz de sizlerin katkılarıyla bu tohumu filizlendireceğiz.

Ali Yenice Bey, diğer yönetici ve üye arkadaşlardan sanırım Yusuf Bey ve Mehmet Bey de buradalar. Onlara da teşekkür ediyorum. Bu arada eski yöneticilerden Yüksel Hüsrevoğlu mazeretinden dolayı gelemedi. Kendisinin hepinize selamları var. Yaptığımız davette gördük ki bir şeyler yapılması adına bir istek ve arzu var. Ama bir yönetici ve lider bekliyoruz. Birileri alsın, işi götürsün biz de arkasından gideriz düşüncesiyle hareket ediyoruz. Bu mantaliteyi bırakıp kurumları oluşturmamız gerekiyor. Şahsa bağlı organizasyonlar değil de kurumsal yapılar oluşturmalıyız ve kalıcı olmalıyız. Biz bu ülkede kalıcıysak, bu ülkenin kuralları da zaten bunu gerektiriyor. Bugün ben varım, yarın bir başkası ama kurum her zaman ayakta kalmalı. Örneğin yaşadığımız Hollanda’da, Belçika’da gördük; Belçika’da 2 yıl, Hollanda’da 1 yıla yakın hükûmet kurulamadı ama sistem her zaman tıkır tıkır yürüdü. Derneklerimiz de işyerlerimiz de böyle olmalı. Yaşadığımız zaman da, yer de bunu gerektiriyor. Hollanda kurumlarla yönetiliyor ve kurumlar da kurumlarla muhatap oluyor. Bireysel başvurular, şikâyetler ve talepler karşılık bulmuyor. Onun için biz de kurumsal hareket etmek zorundayız. Belediyelerle, bakanlıklarla vb. kurumlarla..

Bir diğer konu şu: Bizim Avrupalı Türk imajı. Biz hem baba vatan Hollanda’da hem de ana vatan Türkiye’de nasıl görünüyoruz? Bu durum Türkiye’de bize karşı bir hınca dönüşüyor âdeta. Tüm Avrupa Türklerini sosyal medyada; “memleketiniz kıymetini bilin” diyen bir kişiyle eşdeğer tutuyorlar. Sokak röportajları ile Türkçe bilmeyen, sözde memleket sevdalısı, bir kişiyi konuşturup, “işte bu gurbetçi” diyorlar. Bu imaj beni rahatsız ediyor. Hakeza devlet kurumları da gereken anlamda bizi tanımıyor, tanıtmıyor. Dönüp Hollanda’daki durumumuz ne demeliyiz. Bu durumu ancak bu yapacağımız dernekler ile bir adım daha güzele taşıyabiliriz.. Hep örnek veririz ya, “Yahudiler nasıl organize olmuş?” diye. Ama bizim Avrupa’daki potansiyelimiz çok daha fazla. Ve yaşadığımız bu ülkeye ciddi katma değer üretiyoruz. Yaklaşık yarım milyon nüfusumuzla, 30 bine yakın işletmeyle ve 100 bine yakın istihdam ile…

Simdi kendimize dönecek olursak; isim olarak TOTİL, Tilburg ismini taşıdığından dolayı bu ismimizi Brabant’ı da kapsayacak şekilde değiştireceğiz. Daha kapsayıcı olmak ve daha iyi hizmet etmek için buna ihtiyacımız var. Yine lokaliz ama parçaların da bütünü olacağız. O yüzden TNOP diye bir platform var, bu tür derneklerin üst çatısı. Bu sebeple TNOP Başkanı sayın Durmuş Doğan’ı bizleri daha iyi bilgilendirmesi için bu gecemize çağırdık. Tekrar hoş geldiniz diyor, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum”

Malumunuz iktisatta “fırsat maliyeti” diye bir kavram vardır. Şöyle ki; zamanınızı bugün burada harcıyorsak, bittabi bunun bir karşılığı olması gerekiyor. Zaman herkes için değerlidir. Bu yüzden buraya geldik ki bir şeyler yapılsın istiyoruz. Ama bu nasıl olmalı? Bu sorunun cevabını hep birlikte aramalıyız. Onun için kolektif çalışmalıyız.

Diğer topluluklardan ve olmuşlardan farklı olarak iş yapacağız ve karşılığında sponsor bulacağız. Kaynağımız var pazarımız var. Doğal olarak kazanç modelleri oluşturacağız. Potansiyelimizi Hollanda’daki kurumlara ve Hollandalı şirketlere göstereceğiz. Kolektif hareket edeceğiz. Ortak alımlar yapacağız. Örneğin; bir araba markası ile anlaşabiliriz; alımlarımızı kolektif yaparsak bize her türlü fayda sağlayacaktır. Markayı faaliyetlerimiz için sponsora dönüştürebiliriz.

Yeter ki bir sinerji ve kolektif çalışma oluşturup girişimcilerimizin problemlerine çözümler getirelim. Çoğumuz bu işin okuluna gitmedik; dedelerimizden, babalarımızdan bir miras kalmadı. Şirketler; diğer bir deyişle dişimizle tırnağımızla girdiğimiz bu ticareti, işin içinde öğrendik, öğreniyoruz. Başarıya ulaşan bir çok arkadaşımız sıfırdan, hatta sıfırın altında başlamışlar ve en dibi görmüşlerdir; bir kaç kez iflas etmiş olanlarımız var olsa bile, daha sonrasında başarıyı yakalamışlardır. Kısaca, tecrübe kazanmışlar ve Hollandalıların bile gıpta ile baktıkları şirketler hâline gelmişlerdir. Biz tam da burada bunu istiyoruz ki bu tecrübeler paylaşılsın, başka girişimci arkadaşlarımız da bu tecrübelerden faydalansın.

Gelişen teknoloji ile birlikte yaptığımız işler evrimselleşmek zorunda. Bazen rutin işlerimizdeki büyük fotoğrafı ve gelişmeleri kaçırıyoruz. İşlerimizi daha da hızlandırmamız gerekiyor. Gerek Hollanda’da gerekse diğer ülkelerde rakip firmalarımız neler yapıyor? Diğer bir deyişle, bizim onlardan bir adım öne geçebilmemiz için hangi değişimlere ve gelişmelere sahip olmamız gerekiyor? Hem bu yenilik ve gelişmelere açık olacağız, hem de yaptığımız geleneksel satış, geleneksel büro, geleneksel hizmet ve dağıtım gibi yaptığımız faaliyetleri otomasyonlarla dijital hâle getirmemiz gerekiyor. Bu durum, süreçleri hızlandırıp, maliyetleri analiz etmemize daha kolay olanak sağlayacaktır.

Malumunuz bir çok problemimiz var. Amacımız, hukuksal anlamda, vergi anlamında, finans anlamında otomasyon ve satış anlamında klasikleşen yöntemleri bırakıp, uzman insanlar yardımıyla işlerimizi biraz daha ileriye taşıyıp, bir üst seviyeye çıkmak olacaktır.

Simdi sizlere TOTİL’in eski ve yeni yönetimini tanıtacağım. Ben bu derneğin başkanıyım. Eski başkanımız Ali Yenice’yi birazdan kürsüye davet edeceğim. Derneğin diğer yöneticilerini de temsilen görevi ondan devralmak istiyorum. Onlar tohumunu ekmişler, inşallah biz de sizlerin katkılarıyla bu tohumu filizlendireceğiz.

Ali Yenice Bey, diğer yönetici ve üye arkadaşlardan sanırım Yusuf Bey ve Mehmet Bey de buradalar. Onlara da teşekkür ediyorum. Bu arada eski yöneticilerden Yüksel Hüsrevoğlu mazeretinden dolayı gelemedi. Kendisinin hepinize selamları var. Yaptığımız davette gördük ki bir şeyler yapılması adına bir istek ve arzu var. Ama bir yönetici ve lider bekliyoruz. Birileri alsın, işi götürsün biz de arkasından gideriz düşüncesiyle hareket ediyoruz. Bu mantaliteyi bırakıp kurumları oluşturmamız gerekiyor. Şahsa bağlı organizasyonlar değil de kurumsal yapılar oluşturmalıyız ve kalıcı olmalıyız. Biz bu ülkede kalıcıysak, bu ülkenin kuralları da zaten bunu gerektiriyor. Bugün ben varım, yarın bir başkası ama kurum her zaman ayakta kalmalı. Örneğin yaşadığımız Hollanda’da, Belçika’da gördük; Belçika’da 2 yıl, Hollanda’da 1 yıla yakın hükûmet kurulamadı ama sistem her zaman tıkır tıkır yürüdü. Derneklerimiz de işyerlerimiz de böyle olmalı. Yaşadığımız zaman da, yer de bunu gerektiriyor. Hollanda kurumlarla yönetiliyor ve kurumlar da kurumlarla muhatap oluyor. Bireysel başvurular, şikâyetler ve talepler karşılık bulmuyor. Onun için biz de kurumsal hareket etmek zorundayız. Belediyelerle, bakanlıklarla vb. kurumlarla..

Bir diğer konu şu: Bizim Avrupalı Türk imajı. Biz hem baba vatan Hollanda’da hem de ana vatan Türkiye’de nasıl görünüyoruz? Bu durum Türkiye’de bize karşı bir hınca dönüşüyor âdeta. Tüm Avrupa Türklerini sosyal medyada; “memleketiniz kıymetini bilin” diyen bir kişiyle eşdeğer tutuyorlar. Sokak röportajları ile Türkçe bilmeyen, sözde memleket sevdalısı, bir kişiyi konuşturup, “işte bu gurbetçi” diyorlar. Bu imaj beni rahatsız ediyor. Hakeza devlet kurumları da gereken anlamda bizi tanımıyor, tanıtmıyor. Dönüp Hollanda’daki durumumuz ne demeliyiz. Bu durumu ancak bu yapacağımız dernekler ile bir adım daha güzele taşıyabiliriz.. Hep örnek veririz ya, “Yahudiler nasıl organize olmuş?” diye. Ama bizim Avrupa’daki potansiyelimiz çok daha fazla. Ve yaşadığımız bu ülkeye ciddi katma değer üretiyoruz. Yaklaşık yarım milyon nüfusumuzla, 30 bine yakın işletmeyle ve 100 bine yakın istihdam ile…

Simdi kendimize dönecek olursak; isim olarak TOTİL, Tilburg ismini taşıdığından dolayı bu ismimizi Brabant’ı da kapsayacak şekilde değiştireceğiz. Daha kapsayıcı olmak ve daha iyi hizmet etmek için buna ihtiyacımız var. Yine lokaliz ama parçaların da bütünü olacağız. O yüzden TNOP diye bir platform var, bu tür derneklerin üst çatısı. Bu sebeple TNOP Başkanı sayın Durmuş Doğan’ı bizleri daha iyi bilgilendirmesi için bu gecemize çağırdık. Tekrar hoş geldiniz diyor, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum”

…Ali Yenice yeni yönetime başarılar diledi…

 

...Durmuş Doğan: “Var olan oy ve ekonomik gücümüzü kullanamıyoruz”...

TOTİL’in ilk başkanı Ali Yenice ise TOTİL’e ülkesel ve işadamları derneklerinin (HOTİAD’ı kastederek) destek olmadığı için tabela derneği olmaktan ileri gidemediğini ifade ettiği konuşmasında yeni yönetime teşekkür edip, başarılar diledi.

TOTİL ile birlikte TNOP çatısı altında dernek sayılılarının 6 olduğunu belirttiği konuşmasında Hollanda’da Türklerin siyasi ve ekonomik durumlarını değerlendiren Hollanda Türk Girişimci Dernekleri Platformu (TNOP) Başkanı Durmuş Doğan yaptığı konuşmada özetle şunlara değindi: “Sayın Ticaret Ataşem Veysel Parlak Beyefendi, Sayın TOTİL Başkanı Eyyüp Gülnar Beyefendi Sayın TNOP üye dernek başkanlarımız, Tilburg ve çevresi Türk toplumun değerli STK başkan ve temsilcileri, kıymetli basın, salonda bulunan hanımefendiler, beyefendiler Tilburg ve çevresinin Türk toplumun değerli girişimcileri ve değerli misafirler hoş geldiniz.

Hollanda’da sayıları hızla artarak 30000’leri geçen Türk kökenli Hollandalı küçük, orta ve büyük ölçekli girişimcileri bir araya getirerek ortak vizyon, ortak çalışma, ortak hedef oluşturma anlayışıyla yola çıkan Hollanda Türk Girişimci Dernekleri Platformu TNOP bu hedefe ulaşmak için Türk girişimcilerinin olduğu Tilburg şehrinde geçmişte var olan derneği tekrar aktif hâle getirmesi ile bugünden itibaren faaliyetlerine başlamış bulunmaktadır.

Her alanda değişen, değişirken de daha zorlaşan bir Hollanda ile karşı karşıyayız. Siyasal, sosyal ve toplumsal alanda daha radikalleşen bir yapıya doğru giden Hollanda toplumunda varlığımızı sürdürebilmek ve artık yurdumuz olmuş bu topraklarda daha köklü olabilmek için bizlerin de güçlerini birleştirerek değişime karşı bir çalışma yapmamız gerekmekteydi. Bu anlayışla yola çıkan bizler uzun sürse de 2020 yılı başlarında en azından Hollanda’da 5 şehirde faaliyet gösteren girişimci derneklerini bir araya getirme çalışmasını sonlandırdık. Bugün 6. şehrimizin katılması ile hedeflerimize doğru adım adım ilerliyoruz.

Biz Kimiz?

Hollanda Türk Girişimci Dernekleri Platformu TNOP olarak adlandırdığımız bu birliktelikte, TOV Arnhem, Amsterdam Esnaflar Birliği, TOV Utrecht, TOVER Leiden, TOV ‘s-Hertogenbosch bulunmaktadır. Farklı sektörlerde ticaret yapan küçük ve orta ölçekli işletmelerin üyesi olduğu bu dernekler bulundukları şehirlerde faaliyet göstermektedirler. Şimdi bu yapıya TOTIL derneğimizi de katarak 6 şehirde faaliyet gösteren bir yapı hâline gelmiş bulunuyoruz.

Amacımız nedir?

“Yerelde etkin olamasanız ülkesel etkin olamazsınız” anlayışından yola çıkarak bu derneklerimizin bulundukları şehirlerde belediye, yerel girişimciler, üniversiteler ve girişimci dernekleri ile ilişki içeresinde olarak etkin rol almaları, görünür ve yönlendirici olmalarıdır.

Hollanda’da iki önemli gücümüzün olduğuna inanıyorum. Bunların birincisi “OY” gücümüz. Diğeri girişimcilerin oluşturduğu “EKONOMİK” gücümüz. Bu zamana kadar bu iki gücümüzü yeterli kullandığımızı düşünmüyorum.

O nedenle özellikle üzerinde çalıştığımız EKONOMİK gücün bir araya getirilerek iyi bir organize kullanmaya başladığımızda Hollanda Türk toplumunun konumunun daha güçlü, nesillerimizin gelecekteki varlığı daha sağlıklı ve güvenilir olacaktır.

Hedeflerimiz nedir?

– Girişimci derneklerin olmadığı, Türk girişimcilerinin bulunduğu şehirlerde aynı vizyonu taşıyan girişimcilerle birlikte teşkilatlanmak… Bugün açılışını yaptığımız TOTİL gibi..

– Ortak ticaret alanları oluşturmak,

– Mesleki teşkilatlanmaları teşvik etmek,

– Yıllardır dillendirilen Hollanda-Türk Ticaret Merkezinin kurulmasını teşvik etmek ve oluşturmak,

– Etnik girişimciliğin artmasından dolayı ROC gibi kurumlarla anlaşarak bazı sektörler için personel yetiştirecek meslek okulu açılmasını teşvik etmek,

– Hollandalı Türklerin sermayesinden oluşan bir Türk bankasının kurulmasına öncülük etmek,

– Konulu fuarların yapmak, yapılmasını desteklemek,

– Hollandalı devlet ve ticaret temsilcileriyle ortak çalışmalar yapabilme,

– Staj sorunu yaşayan öğrencilerimizin sorununu çözecek “Staj Başvuru Merkezi” oluşturmak, oluşturulmasını desteklemek,

– Yeni fikirleri destekleyen “Yeni Fikirler, Yeni Girişimciler Merkezi” oluşturmak, oluşturmasını desteklemek,

Bazı hedefler ütopik ve hayal olarak görülebilir. Her şey hayallerle başlar. Bütün bu planları gerçekleştirebilmek ancak birlikte hareket etmekle mümkündür.

Evet Hollanda toplumun bir parçasıyız. Daha fazla görünür olmak için girişimcilere ve ticaret insanlarına da görev düşüyor. Türk toplumun varlığını kalıcı kılmak için, kültürel, siyasal, sosyal alanda etkin olmaya çalışıldığı gibi ticari alanda da etkin olmak, birlikte hareket etmek kaçınılmazdır.

Bir tarafta üzerinde yaşadığımız ve neslimizin ikametini sürdüreceği yurdumuz Hollanda diğer tarafta gönül bağımızın olduğu aziz vatanımız Türkiye. Her iki ülkeye de faydalı işler yapmak, Hollanda Türk toplumun konumunu güçlendirerek mümkündür.

Büyük düşünce adamı İsmail Gaspıralı’nın dediği gibi “Dilde, fikirde, işde birlik” şiarı Hollanda Türk toplumun bu topraklarda kalıcı olarak varlığını sürdürmesinin yegâne yoludur. O yüzden Hollanda Türk toplumu geleceğini düşünen her bir girişimciyi birliktelik ruhuyla bir araya gelerek teşkilatlanmaya, güçlerini birleştirmeye davet ediyorum.

Güçlü bir TNOP daha güçlü bir Hollanda Türk toplumu demektir. TOTİL derneğimizin tekrar faaliyete geçmesi toplantısına katılan sizlere çok teşekkür ederken, bu akşamın gerçekleşmesinde emek sarf eden başta Eyyüp Gülnar başkanımıza ve arkadaşlarını tebrik ediyor, başarılar ve kolaylıklar diliyorum.

Daha kalabalık, sonuca odaklı büyük alanlarda buluşmak üzere sizleri Cenabı Allah’a emanet ediyorum.”

...Faruk Halıcı: “Varlığımızı hissettirmek için siyasi, ekonomik ve eğitim alanındaki gücümüzün farkına varmalıyız”...

HOTİAD Başkan Yardımcısı Faruk Halıcı konuşmasına kısaca HOTİAD hakkında bilgi vererek başladı.

Faruk Halıcı konuşmasında şunlara değindi: “Kuruluşunun 20. yılını kutlamaya hazırlandığımız HOTİAD (Hollanda Türk İşadamları Derneği) 30 üyeli ve yıllık cirosu 2 milyar Avro olan bir dernektir. HOTİAD olarak üye sayımızı 40’a çıkarma kararı aldık… HOTİAD’ın kuruluş amaçlarından ilk muhatap kurum bulmaktı. Bunu başardık, bildiğimiz gibi hemen günlerde yaptığımız etkinlikte Hollanda Dış Ticaret ve Kalkınma Bakanı Liesje Schreinemacher konuğumuzdu. Bir toplumun bulunduğu yerde varlığını hissettirmesi üç olmazsa olmaz vardır: Eğitim, Ekonomik güç, Siyasi güç! Hepsinde bireysel olarak varız fakat birlikte olup muhatap bulamadığımız için biz bu gücü maalesef arzu ettiğimiz şekilde harekete geçiremedik. HOTİAD olarak yanınızdayız” dedi.

...Veysel Parlak: “Demokratik ülkelerde STK’lar çok önemlidir. Dayanışma, toplumsal bilinç ve sahiplenme duygusuna önem verin!”...

Son konuşmacı T.C. Rotterdam Başkonsolosluğu Ticaret Ataşesi Veysel Parlak, örgütlü toplumun önemine dikkat çekerek şunları söyledi: Demokrasiyle yönetilen ülkelerde sivil toplum kuruluşları büyük önem arz eder. Bireysellikten ziyade, toplumsal olarak verilen sesin hem siyasal ve ekonomik alanda  bir geri dönüşümü olur. Bugün burada bu teşebbüsü görmekten dolayı son derce memnunum ve bu buluşmayı çok değerli buluyorum. Tabi ki sahiplenmek çok önemlidir. Bu manada hem Hollanda Türk toplumuna hem de girişimciler olarak sizlere çok büyük görevler ve sorumluluklar düşmekte.

Türkiye’nin gücü ve kudreti ortada. Ona rağmen uluslararası arenada bir malın ihracatı noktasında ve pazara girişi noktasında hayli zorluk ve sıkıntılar yaşanmakta. Bu zorluğu yaşayan kardeşlerinizden biriyim. Ancak Hollanda gibi bir ülkede örgütlü bir topluluğun olması ve sizin varlığınız bu zorlukların aşılması adına çok önemlidir ve bu da bizim için Türkiye için bulunmaz bir nimettir. Bizler bu gücün, değerin farkındayız; sizler de gücünüzün ve değerinizin farkında olun ve devletimizin hep yanınızda olduğunu bilin. Siz zaten pazarın içerisindesiniz, Hollanda’nın kanunlarını, kurallarını bilerek ve uyarak bu işi yapıyorsunuz. Türkiye’deki bir işveren ne kadar büyük maliyetle iş yapsa da Hollanda pazarı ona yabancıdır. O yüzden öyle insanların bu pazara girebilmeleri için sizin işbirliğinize ihtiyaçları var. Onlar sizin gibi birer güvenilir ve iş bilir ortaklar arıyorlar. Hele ki böyle organize olmuş, örgütlü topluluklar varsa, onların işi daha da kolaylaşacaktır. Türkiye’de sizler için bir fırsatlar ülkesidir. Yatırım hacmi, ihracat hacmi ve bulunduğu konum gereği sizlere büyük imkânlar sunmaktadır. Hollanda, Türkiye’de yatırımı en fazla olan ülkeler sıralamasında birinci durumda.

Sizler Hollanda’ya yatırım yapmak isteyen girişimciler için bir imkânsınız. Türkiye, ticaret hacmi açısından Hollanda’nın 8. sırada yer almakta. T.C. Devleti olarak her gün onlarca Hollanda’da iş yapmak isteyen insanlarla karşılaşıyoruz, Hollanda’nın dünya ticaretindeki yeri ve önemi malumunuz. Bu yüzden sizlere Ataşeliğimizin kapıları her zaman açık. Türkiye Ekonomi bakanlığı olarak her türlü desteğe hazırız. Sizleri Ankara’da bakanlığımızda ağırlayarak sektörel olarak iş dünyası ile buluşturmak, karşılıklı yatırım imkânlarını değerlendirmek elzemdir.

Burada dayanışma ve toplumsal bilinç çok önemlidir. Bireysel hareketlerden, girişimlerden ziyade örgütlü toplum her zaman hedefe ulaşmıştır. Örgütlü toplumun sesi daha gür çıkacak ve hem toplumsal alanda hem siyaset arenasında hem de ekonomik platformda bu tür yapılanmalar muhatabını bulacaktır. ABD ve Kanada tecrübelerinden bunu bizzat yaşadım, gördüm. Hollanda’da ticaret bakımından çok stratejik bir konuma ve geçmişe sahip. Bunu bilen Türkiye’deki iş adamlarımız yönünü bu tarafa dönmüş ve var olan imkânları, fırsatları değerlendirmek istiyor. İşte karşılarında sizler gibi deneyimli, iş dünyasını bilen insanları gördüklerinde işbirlikleri artacak ve başta sizler olmak üzere her iki ülke ve insanları da kazançlı çıkacaktır.

Durmuş Bey’in verdiği mesajları aldım. Özellik Türkiye Ticaret Merkezi’nin çalışması noktasında beni heyecanlandırdı. Bizim de bu manada çalışma ve denemelerimiz oldu. ancak istediğimiz sonuca tam olarak ulaşamadık. İnşallah diğer derneklerle bu oluşumu en kısa zamanda hayata geçiririz ve başarıyla da tamamlarız. Zira bizde bu deneyim, potansiyel ve istek var.

Diğer bir konu da banka meselesi. O da beni heyecanlandırdı. Vizyoner bir teklif. İlk etapta yerel bankalardan başlanabilir. Hollanda’nın mevzuatını bilmediğim için Amerika’da yerel ve mesleki bankalar çok güçlü. Hollanda’daki iş adamlarımız mevzuat uygunsa, Türkiye’deki iş adamlarıyla ortaklaşa yerel bankacılığı hayata geçirebilirler.

Fuarlar konusunda Türkiye’nin ciddi destekleri var. Genel fuarlardan ziyade sektörel fuarlar konusunda Türkiye ile işbirliği yapılabilir. Yeter ki toplumsal bilinç, dayanışma ve sahiplenme olsun. Türkiye’nin hem mal ticaretinde, hem ürün ihracatında çok ciddi destekleri var. Ofis, depo, mağaza kiralarını karşılama gibi. Yeter ki 4 yıl süreyle Türk ürünleri bu pazara girebilsin, dağıtılsın. Tabi burada yine işbirlikleri, ortaklıklar öne çıkıyor. Talep olması durumunda başka toplantılarda da bu konu hakkında bilgi verebiliriz. Ayrıca “hizmet ticareti” dediğimiz sağlık turizmi ve bilişim noktasında da bir hayli düzenleme yapıldı. Hizmet ticareti noktasında da ciddi destekler, imkânlar var. Bu anlamda bizden beklenilen hizmetler için buradayız, bizim görevimiz bu. Rotterdam’dayım, Başkonsolosluk bünyesinde Ticaret Ataşesi olarak hepinizi çay ve kahve içmeye, bu konuları detaylı bir şekilde konuşmaya ve elimden geldiğince yardım etmeye davet ediyor, bekliyorum.”

Konuşmaların ardından TOTİL Başkanı Eyyüp Gülnar tarafından konuşmacılara çiçek takdim edildi. Toplantıya katılan iş adamları, STK temsilcileri tanışma ve sohbet etme imkânı buldu.

KAYNAK: N’Haber/Doğuş – Tilburg

Related Posts

Leave a comment